23 Eylül 2011 Cuma

soru ve cevaplar

1) şirket analizleri olacak mı? uyum bizim ülker göltaş asuzu

eğer vakit bulabilirsem olacak. kendimle ilgili bazı gelişmeler olduğundan buradaki paylaşım süremde ve ayırdığım vakitte ciddi sıkıntılar oldu maalesef.

2) fed'in açıklamaları sonrası -söylenen şeyler bilinse de- dünya piyasaları neredeyse göçtü. Bizde not artırımı nedeni ile yükselen borsamız başladığı noktaya geri geldi. O günkü yükselişte alan kimki bugun satan kim? benim sorum bizleri ne bekliyor? ne yapalım?

bir defa not artırımının yatırım yapılabilir seviyeye çıkarıldığına dair yanlış kanı ile müthiş bir alım geldi borsalara. oysaki not artışı tl'de meydana gelmişti ve döviz cinsinden not artışı gerçekleştirilmemişti. küresel fonlar döviz cinsinden kredi notuna göre hareket ederler. daha sonra türkiye'nin ağzına bir parmak bal çalındığı anlaşıldı, ilk heyecan gitti haliyle.

fed'in kısa vadeli tahvillerden, uzun vadeli tahvillere geçişi ve hemen akabinde olumsuz bir çok açıklaması dolara olan talebi artırdı. iki tane işe yaramayan qe2'den sonra buçuk qe2 gelse ne olacaktı ki? üstelik hamlenin piyasaları rahatlatmaktan ziyade likiditenin reel sektörlere girmesi için yapıldığına dair izlenim de bunda rol oynadı.

sonuçta avrupa'da olumlu gelişmeler var mı? abd resesyon riskini yok etti mi?

ben söylemiştim, ralliler portföyümün yarısını boşaltmam ve altın'a geçmem için fırsattır demiştim. herkes mal alırken ben beklediğim fırsatı buldum ve borsa %6 artarken satışlarımın bir kısmını gerçekleştirdim. yarı yarıya dengeyi tutturmaya çalışacağım, acelem yok. durum bu şekilde devam ederse 2012'de tamamen boşaltabilirim. ancak bu benim kararım, siz kendi stratejinize yön verin bence.

bu kararla hem kendimi bir nebze güvence altına almış oluyor hem de hisse senedi piyasasından uzaklaşmamış oluyorum..


3) borsada ana trendin yukarı dogru olmasını icin nekadar bir sure öngörüyorsunuz?

ne zaman yabancılar da borsaya girer, her yükselişte yabancı payı gözle görülür biçimde artarsa o zaman işte küresel oyuncular da işin içine dahil oluyor demektir. bu durumda borsa tat vermese bile yavaş yavaş alıma geçerim. 

2 yorum:

  1. Tüm bunları keşke herşey olup bittikten sonra değil de mesela not artırımı yapıldığı gün burda belirtseydiniz.Bizim içinde bir anlamı olurdu o zaman...!

    YanıtlaSil
  2. değerli eleştiriniz için teşekkür ederim.

    not artırımından günlerce önce burada 16 eylül'de yazdığım "yeni yatırım stratejisine dair..." başlıklı yazımı okursanız, orada kısaca şunları söylemiştim: italya beni kuşkulandırıyor (iki-üç gün sonra notu düşürüldü) sistemik risk midemi bulandırıyor (bir kaç gün sonra asya'nın özellikle avrupa'ya linleları kapayacağı haberleri gündeme güştü). dolayısıyla şu andan itibaren tüm ralliler portföyümün yarısını boşaltmam için birer bahane olacak, ben her çıkışı satış için fırsat kollayıp, altındaki düşüşleri karşılayacağım. boşalttığım kadarıyla da altın alacağım demiştim. (lütfen ilgili yazıyı bulunuz)
    dolayısıyla not artırımının olduğu gün buraya apar-topar koşup gelmedim çünkü stratejim değişmemişti. hatta daha önce söylediğim ralli benim için bahsettiğim fırsat demekti, satışa geçtim. şimdi daha önce söylediğim şeyi bakın geçiyorum ha deyip gözünüze sokmak ne kadar doğru olur?
    aksi olsaydı; beklenilen haber geldi, alıma geçiyorum diye revize ederdim stratejimi ki siz de bundan faydalanasınız. tl'deki not artışı beni kısa süreli heyecanlandırdığından herhangi bir yorum yapma gereği de duymadım çünkü dövizde bir artış yapılmamıştı, açıkçası zamanım da kısıtlı zaten, belki fırsatım olsa bunda bir gariplik var derdim.
    o halde, eğer benim yazılarımı günlük takip ederseniz şikayet ettiğiniz uyarının daha önce kendi stratejim üzerinden yapıldığını anlayabilirdiniz.
    ben hiçbir şeyi doğrudan söylemem.
    ancak şunu da unutmayın ki bu bloğa ticari bir gözle bakmıyorum. o yüzden asli işimi bırakıp her an burada paylaşım yapma taahhdünde bulunamam. hiçbir zaman da bulunmadım.

    yine de söylediğim gibi eleştrinizi için teşekkür
    ederim. selamlar;

    YanıtlaSil